Adet Sancısına Ne İyi Gelir Bitkisel

Adet Sancısı Nasıl Geçer? Adet Sancısına Ne İyi Gelir? Adet öncesi sendromunun birçok belirtisi olmakla birlikte şişkinlik, memede hassasiyet ve baş ağrısı gibi yakınmalara daha çok rastlanır.

Bunun dışında yorgunluk, depresif ruh hali, mide bulantısı, vücutta ödem gibi şikayetler de görülmektedir.

Vücutta şişkinlik ve ödemi önlemek için adet öncesi tuz tüketimini kısıtlamak gerekir.

Azaltılması gereken bir diğer etken kafeindir. Kafein göğüslerde hassasiyeti arttırabilir, kaygı ve sinirliliği tetikleyebilir.

Adet Sancısına Bitkisel Çözüm – Adet Ağrısı Nasıl Geçer?

Hayıt (Vitex agnus-castus)

Bilim adamları, hayıt bitkisinin, vücutta hormon dengesini sağlayan hipofiz bezini düzenleyerek, hormon dengesizliğinden ileri gelen kadın hastalıklarında olumlu etkide bulunduğunu belirtiyorlar.

Hayıt bitkisi adet öncesi görülen ve adetin başlamasıyla sona eren göğüslerde şişme, başağrısı, karın şişmesi, tatlı yeme isteği ve depresif ruh hali gibi sorunlara karşı olumlu etkiler gösterir.

Santral belirtilerdeki iyileşme dopaminerjik etkiyle, meme ağrısındaki düzelme ise prolaktin sekresyonunu azaltmasıyla ilişkilidir.

Almanya’da yapılan bir deneyde, çalışmaya katılanların % 93’ünde, hayıt ekstresi tedavisinden sonra, üç aylık adet dönemi boyunca adet öncesi semptomların azaldığı ya da ortadan kaybolduğu sonucuna ulaşılmıştır.

Çalışmada Vitex meyvasının kuru ekstresini içeren standardize kapsüller kullanılmıştır. Araştırma sonucunda kadınların % 42 si PMS den artık hiç etkilenmediklerini belirtirken, %51′ inde bu semptomlarda azalma, %6 sında değişme olmamış ve % 1 inde artış olduğu tespit edilmiştir.

Almanya Sağlık Bakanlığının bitkisel preparatların hazırlanması ve ruhsatlandırılmasından sorumlu E komisyonu Premenstrüel sendromda hayıtın kullanımına onay vermiştir.

Kurutulmuş olgun meyvalardan hazırlanan standardize hazır preparatlar kullanılır. 6 ay kullanımı önerilmektedir.

Nadiren yan etki olarak ciltte karıncalanma olabilir. Ancak kullanımına son verilince ortadan kalkar.

Hamilelikte kullanımı sakıncalıdır. Antipsikotik ve antiemetik ilaçlarla beraber kullanılmamalıdır.

B6 Vitamini

Araştırmalar adet öncesi gerilim yaşıyan kadınlarda progesteron hormonu eksikliğini göstermektedir. Adet öncesi gerilim yaşayan kadınlara gerginliği azaltmak amacıyla B6 vitamini öneriliyor. Bunun dopamin ve serotonin bileşiklerinin üretiminde B6 vitaminine gereksinim duyulmasından kaynaklandığı belirtiliyor. B6 vitamini prolaktini de tutabilir. Prolaktinin fazla olması meme hassasiyeti, sıvı birikimi ve huzursuzluk gibi adet öncesi belirtilerinde rol oynar.

Çuhaçiçeği Yağı (Evening Primrose Oil)

Evening Primrose Oil olarak bilinen çuha çiçeği yağının tohumları, gamma-linolenik asit, ya da GLA denen esas yağ asidi kaynağıdır.  Esas yağ asitlerinin eksikliği, premenstrual sendromun (PMS) semptomlarını artırabilir.  Çuhaçiçeği yağı PMS ve menopoz  semptomları için kullanılır.

Evening Primrose Oil adet ağrıları ve premenstürel sendromda etkisiyle tanınır. Adet öncesi göğüs ağrılarında olumlu yararları bulunuyor. Hormonal dengeyi sağlıyor ve adet sendromunun giderilmesinde etkili oluyor. 5 menstrüel döngüsü boyunca kullanılması öneriliyor.

Çuha çiçeği yağı GLA (Gamma Linolenik Asit) içerir. Menstrüel döngünün hormonal kontrolünün düzenlenmesinde özel prostaglandinlere ihtiyaç duyulur. Yeterli oranda GLA, bu prostaglandinlerin elde edilmesine yardım edebilir. Araştırmalara göre bu bitki meme hasssiyeti, kaygı, karın şişkinliği gibi yakınmalarda oldukça faydalı olmaktadır.

PGE1 linoleik asitin sonuç ürünüdür ve hormonal denge için önemlidir. Eksikliği adet öncesi gerginlik belirtilerine yol açar. Adet öncesi gerginlik bir süredir B6 vitamini eksikliğine bağlanmaktaydı ve bunun GLA nın PGE1’e dönüşümü için  gerekli maddelerden biri olması da ilginçtir. C – E vitamini, selenyum ve çinko minerali de PGE1’e dönüşümde etkili olan diğer maddelerdir. Çuhaçiçeği yağı Evening Primrose Oil adıyla kapsül şeklinde eczanelerde satılmaktadır.

Dong Quai

Kadın toniği olarak bilinir. Regl düzensizliklerini regule etmek amacıyla kullanılmaktadır. Doğu tıbbında uzun zamandır kullanılmasına rağmen ABD Doğal Standart Araştırma Birliği bu bitkinin sakıncalı olduğu için kullanımına karşı çıkmıştır.

Black Cohosh (Cimicifuga racemosa)

Adet sancısını azaltıcı etkisi vardır. Uterusa kan akımını çoğaltarak ve kasılmaları azaltarak etkili olduğu belirtiliyor.

Almanya Sağlık Bakanlığının bitkisel preparatların hazırlanması ve ruhsatlandırılmasından sorumlu E komisyonu Premenstrüel sendromda bu bitkinin kullanımına onay vermiştir. Ancak hayıt bitkisi PMS de daha etkilidir.

Doktor onayı olmadan 6 aydan fazla kullanılmamalıdır.

Östrojene bağlı tümörleri olanlar doktor onayı olmadan kullanmamalıdır.

Hamileler, emzirenlar ve karaciğerinde sorun olanlar kullanmamalıdır.

Magnezyum

Adet öncesi sendromu azaltır. Adet öncesi gerilimi olan kadınlar üzerinde yapılan incelemelerde magnezyum eksikliği tespit edilmiştir. Magnezyum kullanımı neticesinde adet öncesi gerilimde ve baş ağrılarında önemli bir azalma görülmüştür.

Uzmanlar magnezyum eksikliğinin adet öncesi sendromunun meydana gelmesini kolaylaştırdığını belirtiyorlar. Yeteri kadar magnezyum alımı baş ağrısı, sinirlilik ve kramp gibi yakınmaları hafifletebilir.

E vitamini

Yapılan araştırmalara göre E vitamini kullanımı adet ağrısını ve kanama miktarını azaltıcı etkide bulunuyor. E vitaminiyle ilgili yapılan deneylerde olumlu tespitlere ulaşılmıştır. Bilim adamlarının yaptığı araştırmalara göre regl öncesi ve ilk günlerinde E vitamini alımı özellikle genç kadınlarda sancıların hafiflemesini sağlıyor. E vitamininin, özellikle regl öncesinde alınması öneriliyor.

Akupunktur

Güney Kore’deki Oriental Hastanesi yetkililerinin yaptığı ve Journal of Obstetrics and Gynaecology de yayınlanan değerlendirmeye göre akupunktur menstrüel dönem ağrılarının azaltılmasında etkili olmaktadır. Akupunktur tedavisinin serotonin ve endorfin üretimini uyararak ağrıyı geçirdiği belirtiliyor.

---------

Yukarıda yeralan metin haber ve bilgi amaçlı hazırlanmış olup, hekimin uygulayacağı teşhis ve tedavisinin yerine geçmez. Herhangi bir tedavi sürecine başlamadan önce mutlaka sağlık uzmanının görüş ve onayı alınmalıdır.

Share on:

Yorum yapın

css.php