Kulak Çınlaması Tedavisi Var mı?

Kulak Çınlaması Neden Olur ve Kulak Çınlaması Tedavisi Nasıl Yapılır? Kulak çınlaması (Tinnitus) dışarıdan gelen bir sesli uyaran olmadığı halde kişinin ses algılamasıdır. Duyulan ses farklı tonlarda ve özelliklerde olabilir. Kulak çınlaması uğultu, gürültü rüzgar ya da bir makinenin çalışma sesi veya nabız vuruşu şeklinde olabilir. Sesin karakteri nasıl olursa olsun çınlama olarak tanımlandırılır. Ciddi önem taşıyan çınlamalar genellike nabız vuruşu şeklinde olanlardır.

Kulak çınlaması bir hastalık olmamakla birlikte birçok farklı hastalıkların belirtisi olabilir. Çınlamanın kendinisinin doğrudan bir zararı yoktur, fakat çınlamaya yol açan neden zarar verici olabilir. Bu yüzden çınlamanın kaynağının belirlenmesi lazımdır.

Bazı insanlarda çınlamanın nedeni ne olursa olsun anksiyete, depresyon, uyku sorunları, dikkat bozukluğu ve intihar gibi çok ciddi psikolojik durumlara neden olabilir.

Kulak Çınlaması Neden Olur?

Çoğunlukla bir işitme kaybına eşlik çınlama sesinin kaynağı olan noktayı tam olarak tespit etmek kolay değildir. Ancak işitme yollarındaki sinir hücrelerinin işitme kaybı neticesinde bir elektriksel aktivite ürettikleri ve bunun beyin tarafından çınlama sesi olarak algılandığı düşünülmektedir.

Kulak Çınlaması Nedenleri Nelerdir?

Kulak çınlamasının birçok farklı sebebi olabilir.

• Kulak çınlaması, kişinin psikolojik durumuyla yakından ilgidir. Çoğunlukla geceleri, sessizlikte çınlamalarda artar. Sessizlik halinde dış ortamdan gelen sesler azaldığı için beyin iç sesleri dinlemeye başlar.

• Kulak kiri, kulak zarındaki delinme, orta kulakta meydana gelen kireçlenme gibi birçok rahatsızlık kulak çınlamasına yol açabilir. İç kulaktaki işitme sinirinden kaynaklanan iyi huylu tümörler nedeniyle de kulak çınlaması görülebilir.

• Orta kulaktaki kemiklerin sertleşmesine sebep olan otoskleroz hastalığı da kulak çınlamasına neden olabilecek bir başka hastalıktır.

• İç kulağı etkileyen Meniere hastalığı da bu soruna sebep olabilir.

• Çene eklemi bozuklukları, dış kulak yolu ve orta kulak iltihabı da çınlamaya yol açabilir.

• Kulak çınlaması, yalnızca kulaktan kaynaklanan nedenlerle olmayabilir. Damar tıkanıklığı, kolesterol, depresyon, uyku düzensizliği gibi durumlar da kulak çınlamasına sebebiyet verebilir.

• Demir eksikliği, kan hastalıkları, tiroidden kaynaklanan nedenler, böbrek yetmezliği kulak çınlamasına yol açabilir.

• Sürekli yüksek seslere maruz kalınması kulak çınlamasının en çok görülen sebebidir. Yüksek ses iç kulakta spiral şeklinde bir organ olan salyagozun sese duyarlı hücrelerinde kalıcı zedelenmeye yol açar.

• Çeşitli hastalıkların tedavisinde kullanılan bir çok ilaç da yan etki olarak çınlamaya sebebiyet verebilir. Uzunca bir zaman aspirin kullanımı ya da kulağa zararlı bazı antibiyotiklerin alınması buna örnek olarak gösterilebilir.

• Özellikle kadınların ıslak saçla dışarı çıkması sonucu kulakta bir kireç tabakasının meydana gelmesi de bu soruna neden olabilir.

Kulak Çınlaması Nasıl Geçer? Kulak Çınlaması Tedavisi

Kulak çınlamasının tedavisi, buna yol açan sebebin tedavi edilmesiyle olabileceği için kesin teşhis gerektirir. Yani tedavi şekli bu sorunu doğuran nedene göre değişir.

Kulak çınlaması olan kişiye kulak muayenesi, odyometrik ve radyolojik muayene yapılır. Kulak muayenesinde, organik bir sorunun olup olmadığı incelenir.  İşitme kaybını ve yerini tespit etmek için  Odyometrik muayene yapılır. Radyolojik muayeneyle de, tümör olasılığı araştırılır.

Maskeleme Yöntemi: Bu yöntemde kulak çınlaması olan kişiye kendi duyduğu ses frekansına yakın bir frekansta sesler dinletilir. Hasta sesleri dinlerken bir süre sonra beyninin limbik sisteminde kendi çınlamalarını duymamaya başlar ve unutur. Bu yöntem günde 8 saat olmak üzere 1,5 yıl süresince uygulanır.

Tinitus Retraining Therapy : Çınlama insanda stres ve gerginliğe yol açar. Çınlama sorunu yaşayan bazı kişiler çınlama sesini sağlıklarına yönelik bir tehlike olarak görüp önemli bir sorunun belirtisi olarak değerlendirirler. Bu durum da zamanla çınlama sesinin daha da artmış olarak algılanmasına yol açar.

Hastaya gerginliğini ve kas stresini azaltmayı öğreten cihazlarla yardımcı olunabilir. Tinitus retraining therapy yönteminde kişi çınlamayı bilinç altında sağlığı için bir tehdit olarak algılamamayı öğrenebilir ve de çınlamaya karşı kendini yeniden şartlandırabilir. Bu yöntem hastanın çınlama sesiyle başetmesini ve bir müddet sonra sesin daha düşük olarak algılanmasını sağlar.

İlaçlar: İç kulağın daha çok beslenmesi, beynin işitme merkezinin daha fazla kanlanması ve oksijen gitmesini sağlamak amacıyla kulağa kan gitmesini sağlayacak damar genişletici ya da kan sulandırıcı ilaçlar verilebilir. (Sebebi tam olarak bilinmese de Ginkgo Biloba ekstresi ve çinko mineralinin de çınlama sorunun giderilmesine yardımcı olabileceği belirtilmektedir)

Ozon Tedavisi: Akut işitme kayıplarında veya erken görülen kulak çınlamalarında kandaki doygun oksijen oranını artırmak için bu tedavi uygulanabilir.

Kulak Çınlaması Lazer Tedavisi

Quantum Lazer Yöntemi:  Önce yapılacak testlerle sorunun kaynağı belirlenir.  Sonra bu soruna sebebiyet veren karmaşık süreçleri, vücudun doğal yolla kontrol altına almasını sağlamak amacıyla kulağa lazerle, biyo uyarıcı etki oluşturması sağlanır. Çınlamanın şiddetine göre 12 seanslık lazer ve elektromanyetik dalgalardan oluşan tedavi uygulanır. Bu tedaviyle hasarın onarılması ve hücre yenilenmesi sağlanır.

---------

Yukarıda yeralan metin haber ve bilgi amaçlı hazırlanmış olup, hekimin uygulayacağı teşhis ve tedavisinin yerine geçmez. Herhangi bir tedavi sürecine başlamadan önce mutlaka sağlık uzmanının görüş ve onayı alınmalıdır.

Share on:

“Kulak Çınlaması Tedavisi Var mı?” üzerine 52 yorum

  1. stresle çok alakalı bence çünkü kulağımın çınlamaya başladığı günü hatırlayorumda o günlerde çok sinir bozucu şeyler yaşadım ve acayip stresliydim ardında çınlama başladı ve 8 aydır çekiyorum.doktorumda aşırı stres ve sinirden kulaktaki sinirlerin yıprandığını söyledi.yani STRES gerçektende bütün hastalıkların en büyük nedeni.Allah hepimizin yardımcısı olsun…

  2. fistül ameliyatı önerdiler nedir nasıl yapılır hasta ne kadar dinlenmelidir böyle bir vaka başıma geldi bu işleri yaptırmış olan kişilerin yardımcı olmasını rica ediyorum herkeze geçmiş olsun

  3. BEN HCK ARKADASA KATILMIYORUM..BU CINLAMANIN STRESLE BİR ALAKASI YOK….

  4. BEN DE 14 YILDIR VAR..SU AN COK KISA YAZACAGIM.CÜNKÜ COK SEYLER YAPTIM…

  5. arkadaslar aynı sorun bende de var.kulak çınlaması.herkesin yaptıgı gibi kbb uzmanlarına gittim.çözüm bulamıyolar.yok nedeni bilinmez birsürü şey söylüyolar.bende internetten araştırıp bunun nedenlerini öğreniyorum.mesela boyun fıtıgı ,boyun düzleşmesi vs gibi nedenler çınlama yapabilirmiş .hepinizin bildiği şeyler.ben napıyorum tek tek bütün bu sorunların üzerine gidiyorum.boyun mr cektirdim fıtık cıktı onun üzerine gidiyorum.düzelmezse beyin mr cektiricem..sonucuna bakıp tedavi olmaya calışcam.düzelmedimi.kan değerlerime baktırıcam.b12 ve çinko eksikliğide cınlama yaparmış.onun üzerine gidicem .eksiklik cıkmadımı omurilik bozukluklarıda cınlama yaparmış diyolar nette.onun üzerine gidicem.onları kontrol ettiricem.kbb uzmanları sadece kulağa odaklandıkları için (hepsi değil)sadece oraya yoğunlaşıyolar.belki sorun başka yerde yönlendirme yapmıyolar.valla tepeden tırnağa bu cınlamaya neden olacak tüm etkenleri tek tek muayene ettiriyorum.yapacak başka bişiy yok cünki..aynısını sizlerede tavsiye ederim.1 doktorun dediğiyle yetinmeyin derim..herkese geçmiş olsun…

  6. MERHABA BENDE 8 YILDIR OLAN KULAK ÇINLAMASINA HİÇBİR DR. KESİN ÇÖZÜM BULAMADI…
    BUNUN İÇİN ÇARESİ VAR BEN BU SORUNU KÖKTEN TEDAVİ EDERİM DİYENE
    SIFIR ARABA VE DENİZ MANZARALI SIFIR DAİRE VERECEĞİM

  7. Sayın Arkadaşlar, Ben bu illet hastalığı 30 yıldır çekiyorum ve tedavisi de maalesef olamayacağına göre çekmeyede devam edeceğiz. Bu süreç zarfında gitmediğim yer kalmadı. Bu tür hastalıklar ince hastalıktır en büyük sebebi (STRES) hassas ve duygusalsanız ayvayı yediniz hemen sizi bulur ve önemli diğer noktada TUZ yani tansiyon en büyük kaynaklarından biri.1- Öncelikle, kan dolaşımına zarar verecek her türden kaçmak şart 2- Genel hareketlilik ve Boyun eksersizleri çok önemli. 3- Kulaklarımız kendi kirini atma yeteneğine sahiptir bu nedenle, kulaklarınızı kesinlikle temizlemeyiniz çünki sizin temizleme hareketiniz kulak kirinin daha dip noktalara yerleşmesini sağlayacaktır, unutmayınız..!!! 4- Tabiiki yazmakla olmuyor ancak, tamamen sevdiğiniz zevk aldığınız ortamlarda bulunun sizi sıkıntıya sokacak hiç bir ortama girmemeye çalışınız. 5- Gerçekten sevebileceğiniz ve severken kendinizi unuttuğunuz bir YAREN bulunuz. 6- Müsait havalarda sabah ezan vaktinde yürüyüş yapınız. 7- Tv / İnternet / Teknoloji zehrinden kendinizi uzak tutun çünki bu işin temel noktası insan huzuru. 8- Sanatın her hangi bir dalını kendinize TATİL kılın, örneğin bir enstrüman veya size huzur verecek bir parkur seçin. 9- Ben yapamadım, ama yapabilirseniz çok faydasını görürsünüz, yani ARSIZ ve GAMSIZ olabilirseniz , Sen değil ben yaşayacağım diyebilirseniz, başkalarının üstüne basabilirseniz böyle bir yeteneğe dönüşebilirseniz gerçekten faydasını görürsünüz. 10- Çünki, bu illetin en büyük müsebbibi, istitab haddinin üzerinde yük altına girmek, YANİ STRESSSS…. ALLAH bütün dertlilere DEVA, Şifa bekleyenlere ACİL ŞİFALAR versin. 11- Arkadaşlar yazdıklarım tamamen kendi tecrübe ve duygularımdan ibarettir. Bilgilerinize.. Selam ve Sevgilerimle

  8. Mehmet 2 sene cektim yazmissin.isitme kaybin varmiydi nasil oldu bi anlatirmis kardesim.

  9. Benimki farklı. Kulağımın biri çocukluktaki ağır anjinlerle duymuyordu. Duymayan kulağımda son 6 aydır çınlama başladı..Denizde su kaçırdım..Öztaki borusunun tıkanıklığı.4-5 Doktor gezdikten sonra. Hatta para için nerdeyse beyinden kulağa girilen ameliyatlar gibi beni dehşete sokan ameliyatlar bile önerenlerle de karşılaştıktan doğru doktoru bulup, 6 ay sonra tüp takıldı+ deviasyon oldum.Duyma az ama.Harika Doktorum sayesinde. Şikayetlerim ameliyattan çıktığımda nerdeyse geçti. Şu anda 2 ay oldu.Çok iyiyim.
    Bir de ben deki komplikasyonu sinüzit ve üşütme, grip ile beraber çınlamada artış olmasıydı.
    Ben de böyle oluyordu. Bilemiyorum. Benim öztaki borum tıkalı olduğundan belki..
    Yani ben yine de yazayım dedim.
    ESAS ÖNEMLİSİ; Bugün Dr. Mehmet Öz’de özellikle MAGNEZYUM’um İÇ KULAKTAKİ HÜCRELERİ BESLEDİĞİ söylendi. MAGNEZYUM ; deniz suyunda, doğal kaynak ve maden sularında,fıstıkta, ayçekirdeği, kabakçekirdeği, kakao, muzda bulunuyormuş. Magnezyum ve mineraller yönünde iyi su içmenin de faydaları çok sanırım.
    Belirtileri kastaki kramplar ki ben de sürekli olurdu.
    İngilizce biliyorsanız Dr. Öz’ün sitesinden bu bilgilere ulaşabilirsiniz.
    Umarım faydalı olabildim.
    H.C.

  10. Selamlar, bende cinlama baslayali yaklasik 2 ay oldu check up, kulak kirliligi ve duyum oranlarin pozitif cikti doktor 1 ay kullanmam icin ilac verdi ancak hicbir yarari olmadi. KBB doktor hanim bile zaman ile alisacagimi ve bir sure sonra duymiyacagimi soyledi. Diger forum sitelerinde okudugum ve anladigim kadariyla bu hastaligin kesin sonuc veren bir tedavisi maalesef yok. Herkese gecmis olsun.
    Serhat Deniz Akan

  11. Merhaba Arkadaslar:
    Benimde kulack cinlamasi ile ilgili problemlerim giderek artti ve doktora gittim isitme testlerini sorunsuz olarak tamamladim. Fakat nedeni maalesef bulanamiyor. Bitkisel cay onerdiler stress den uzak dr dediler, Bilemiyorum aranizda yeni yontemleri deneyen varsa sizleri dinlemek isterim.

  12. bende 2 sene oldu bu hastalık allah yardımcımız olsun

  13. s.a arkadaşlar tam 8 yıldır bu hastalğı çekiyorum qoantum lazer ya da lazer pen i uygualatan varsa lütfen sonucunu yazabilir mi??:( daha 22 yaşındayım lütfn yardmcı olun 🙁 rose_5_turkey

  14. CANLILARIN KOPYALANMASI

    “Onları -ne olursa olsun- şaşırtıp-saptıracağım, en olmadık kuruntulara düşüreceğim ve onlara kesin olarak davarların kulaklarını kesmelerini emredeceğim ve Allah’ın yarattıklarını değiştirmelerini emredeceğim.” Kim Allah’ı bırakıp da şeytanı dost (veli) edinirse, kuşkusuz o, apaçık bir hüsrana uğramıştır. (Nisa Suresi, 119)

    Yukarıdaki ayette “kesmek, koparmak” anlamına gelen “betteke” fiilinden türemiş “yubettikunne” ifadesi geçmektedir. Ayette geçen “yugayyirunne” ifadesi ise “başkalaştırmak, değiştirmek, bir şeyi ilk şeklinden bozup değiştirmek” anlamlarına gelen “gayyere” fiilinden türemiştir. Her iki fiilin sonunda, pekiştirme yapan “nun” harfi yer almaktadır; böylece ayette geçen fillere kesinlik anlamı katılmıştır. Nisa Suresi’nin 119. ayetindeki bu ifadeler düşünüldüğünde, bir yönden canlıların kopyalanması ya da klonlanması olarak bilinen bilimsel çalışmalara işaret ediliyor olabilir. (En doğrusunu Allah bilir.) Çünkü klonlama deneyleri, genellikle kopyalanacak hayvanın kulağından alınan hücrelerle gerçekleştirilmektedir. Diğer bir deyişle tam ayette dikkat çekildiği gibi, “hayvanların kulağından kesilen” doku örneğinden hücre alınmasıyla kopya canlı üretilmektedir.

    Almanya Federal Tarım Araştırma Merkezi’nin Hayvan Yetiştirme Enstitüsü’nün bir raporunda şu bilgiler yer almaktadır:

    Doku toplanması kısa ve basittir. Bir hayvan yerleştirilip gemlendiğinde, kesik kulak parçası gibi bir doku örneği saniyeler içerisinde toplanmış olur. Ayrıca, somatik hücreler tüm türlerden toplanabilir… Kulağa vurulan damgalar için de kullanılan çentikleyiciler kullanılarak, kulaktan örnek doku almak suretiyle, sığır, domuz, koyun, keçi, deve ve lamalar için tek ve aynı prosedür uygulanabilir. Açıkçası, bütün türler için lenfositler kullanılabilir; fakat kulak kesiğinden alınan somatik hücreler, elde edilmesi daha kolaydır ve onun için daha çok tercih edilirler.1

    Kulak dokusundan örnek alınarak kopyalanan canlılarla ilgili haberlerden bir kısmı şöyledir:

    – Reuters’in 1 Mayıs 2002 tarihli raporuna göre, Brezilya’da Sao Paulo Üniversitesi’nde görevli Jose Visintin adındaki araştırmacı veteriner, bu ülkede ilk kez yetişkin bir dananın kulağından aldıkları hücreleri kullanarak klonlanmış embriyolar üretti.2

    – BBC’nin haberine göre Güney Kore’li bilim adamları üç yaşındaki bir Afgan tazısının kulağından alınan hücre ile Snuppy adında bir köpek klonladılar. Seul Ulusal Üniversitesi’nde görevli araştırmacılar kulaktan alınan hücrelerdeki genetik malzemeyi çıkartarak, bunu boş bir yumurta hücresine yerleştirdiler. Daha sonra bu hücre bölünmesi için uyarılarak bir embriyo üretildi.3

    – BBC’nin bir başka haberinde ise, Fransa’da, Ulusal Tarımbilimi Araştırma Merkezi’nde, Dr. Jean-Paul Renard ve meslektaşları tarafından yürütülen araştırmalarda, yetişkin bir danadan alınan kulak hücreleri kullanılarak yeni bir klon üretildi.4

    – İnsan Genomu Projesinin resmi sitesinde verilen bilgilere göre, Şubat 2002’de Advanced Cell Technology (ACT) adlı biyoteknoloji şirketinden bilim adamları, verici bir dananın kulağından aldıkları deri hücrelerini kullanarak bir dana embriyosu klonlama denemeleri yaptılar.5

    – Associated Press’in, 24 Ocak 2000 tarihli haberinde, Japon bilim adamlarının ilk kez bir büyük baş hayvanı, ikinci nesil boğayı klonladıkları bildirildi. İkinci nesil klonlama sırasında, ilk nesil klonlanmış boğa henüz dört aylıkken kulak derisine ait dokulardan örnekler alındı. Bu hücreler, çekirdeği çıkartılmış döllenmemiş bir yumurta ile birleştirildi.6

    Genetik, embriyoloji gibi bilim dallarının olmadığı bir dönemde, Kuran’da canlıların yaratılışındaki düzenin değiştirilmesine “kulak kesme” ifadesi ile birlikte dikkat çekilmesi; Kuran’ın zamandan münezzeh olan Rabbimiz’in Katından olduğunu gösterir. Ayrıca ayetin sonunda söz konusu kimselerin Allah’ın yarattıklarını değiştirdiklerinde hüsrana uğrayacakları da bildirilmektedir. Dolayısıyla ayette bu yönüyle klonlama çalışmalarının, insanlar için çeşitli sorunlar doğuracağına da işaret ediliyor olabilir. (En doğrusunu Allah bilir.) Nitekim Utah Üniversitesi’nin Genetik Bilimi Öğrenme Merkezi’nin açıklamalarında şu bilgiler yer almaktadır:

    Klonlama başarılarını duyduğumuzda, sadece sonuç veren birkaç denemeyi öğreniriz. Fakat başarısız olan çok, çok sayıdaki klonlama deneylerinden haberimiz olmaz! Başarılı olan klonlarda dahi, problemler sonradan -hayvanın yetişkinliğe gelişimi esnasında- artar.7

    İnsan Genomu Projesinin resmi internet sayfasında verilen bilgiler ise şöyledir:

    Yetişkin DNA’sı kullanılarak klonlanan ilk memeli Dolly, 14 Şubat 2003’te öldü. Dolly ölümüne sebep olan akciğer kanserine yakalanmıştı ve eklem enflamasyonu nedeniyle sakat kalmıştı… Klonlama denemelerinin %90 kadarı, yaşayabilecek döl üretiminde başarısızlığa uğramaktadır… Bu düşük başarı oranının yanı sıra, klonlanan hayvanların bozuk bağışıklık fonskiyonları, yüksek enfeksiyona yakalanma oranı, tümör gelişimi ve diğer rahatsızlıklar daha sık görülür. Japonya’da yapılan çalışmalar, klonlanan farelerin sağlıkları kötü yaşadıkları ve erken öldüklerini göstermiştir… Klonlanmış canlının gençken sağlıklı gözükmesi de, uzun süre hayatta kalacağı anlamına gelmemektedir. Klonların esrarengiz bir şekilde öldükleri bilinmektedir. Örneğin Avustralya’nın ilk klonlanan koyunu öldüğü gün sağlıklı ve enerjik gözükmüştür ve otopsi sonuçlarından ölüm sebebi tespit edilememiştir.8

    Klonlama deneyleri ile ortaya çıkan riskler genel hatlarıyla şöyledir:

    1) Yüksek başarısızlık oranı: Başarı oranı sadece %0.1-3 kadardır. Bu her 1000 denemede 970-999 başarısızlık demektir.9

    2) Gelişim sırasındaki problemler: Klonlanıp hayatta kalan hayvanların, çoğu zaman kopyalarına göre organları anormal derecede büyüktür. Bu da solunum ve kan dolaşımı sorunlarına, sağlıksız böbrek ve beyin yapılarına, bozuk savunma sistemlerine yol açabilmektedir.

    3) Anormal gen okuma düzeni: Klonlar, orijinalleri ile aynı DNA’ya sahip olmalarına rağmen, klondaki hücre çekirdeği doğal bir embriyodaki gibi aynı programa sahip değildir. Diğer bir deyişle klonun DNA’sı normal bir gelişim için gerekli olan doğru genlerin doğru zamanda okunmasını yapamaz. Örneğin sinir, kemik, kan, deri gibi her hücre çeşidi için farklı bir program vardır; fakat klon embriyonun genetik programları, doğal bir embriyodaki gibi sağlıklı çalışmaz.

    4) Telomer farklılıkları: Hücreler bölünürken kromozomları kısalır. Bunun nedeni “telomer” adı verilen, kromozomun her iki ucundaki DNA dizilimleri, her DNA kopyalaması sırasında kısalır. Hayvan yaşlandıkça, yaşlılığın bir gereği olarak telomer de kısalır. Dolayısıyla kopyalanan canlı daha doğduğunda yaşlanmış gibi kromozomları kısadır.

    Kopyalama deneylerinde, canlı hücrenin genetik maddesi kullanılır fakat döllenme yapay yöntemlerle gerçekleştirilir. Bu yöntemlerle Allah’ın yarattığı üreme mekanizması bozulmakta ve teşhis edilemeyen hastalıklar, anormal gelişim bozuklukları ve erken ölümlerle karşılaşılmaktadır. 1400 sene öncesinden bilim adamlarının kopyalama yapacaklarına dikkat çekilmesi ve bununla insanları bekleyen sıkıntıların vurgulanması, Kuran’ın İlahi bir kitap olduğunu açıkça ortaya koymaktadır.

  15. birde kulak çınlamasına arılı tedavi bulunmuş inş o bu tinnitusu tarih eder

  16. arkadaşlar hücreler yenilenmez diye bişeyde yoktur yenilenebilir sinirlenmemeye dikkat edin yenilenebilir kendiliginden iyleşen insanlarda var her ögünü zamanında alın saati sakın atlamayın sıkıtıntıdan uzaklaşın sokaktaki sesler morelinizi bozmasın sessiz yerlerde takılın

  17. selam arkadaşlar bunlara uymanızı tavsiye ederim

    Çınlama Rahatsızlığı Olanlara Özel Tavsiyeler
    1-Her öğün aynı miktar yemek tüketin ve öğün atlamayın.Aradaki atıştırmalar bile düzenli zamanlarda olmalı.
    2-Yüksek oranda şeker ve tuz içeren gıdalardan uzak durun.Yüksek tuz ve şeker iç kulak sıvı basıncında değişmelere neden olur ve şikayetlerinizi artırır.Taze sebze meyve tüketimini artırın.Konserve,dondurulmuş ve işlenmiş ürünlerden uzak durun.
    3-Günlük yeteri kadar sıvı alın.Bu su,süt ve düşük kalorili meyve suyu alabilir(yaban mersini gibi)Kahve,çay ve soda türü içeceklere dikkat edin!
    4-Sıcaklık ve terlemeyle kaybedilecek sıvıyı da dikkate alarak sıvı alımınızı ona göre ayarlayın.
    5-Kafein içeren içeceklerden uzak durun.Kafein içeren ilaçlara da dikkat edin(bazı ağrı kesici ve antigribal ilaçlarda bulunabilir)Kahve,çay.çikolata ve kola gibi…Kafein idrar söktürücü özelliğiyle sıvı kaybını artırır.Ayrıca güçlü uyarıcı etkisiyle baş dönmesi ve çınlamayı artırır.
    6-Alkol kullanımına son vermelisiniz.Alkol direkt olarak iç kulağı etkileyerek iç kulak sıvılarının yoğunluğu ve miktarını değiştirir sorunları ağırlaştırır.
    7-Monosodyum glutamat içeren gıdalara dikkat edin.Bu madde daha çok paketlenmiş hazır ürünlerde ve çin yemeklerinde bulunur.Bazı hastalarda şikayetleri ağırlaştırabilir.
    8-Aspirin ve asetilsalisilik asit içeren diğer ilaçları almayın.
    9-Sigaraya dikkat!!Nikotin kan damarlarında kasılma yaparak iç kulak kanlanmasını bozar ve şikayetleri artırır.
    10-Tuza dikkat!!Günlük 1.5 gr tuz sizin için yeterli miktardır ayrıca yemeklere ilave tuz atmayın.
    11-Çınlama hastalarının özellikle yüksek gürültülü ortamlarda bulunmamaları aşırı volümlü müzik dinlememeleri(walk-man ipod vs) gerekir.Yüksek ses iç kulak hücrelerini tahrip eder ve bu maalesef kalıcıdır geri dönüşümü yoktur.yüksek gürültü içeren eğlence yerlerinde gürültü önleyici tıkaç kullanmaları anfi ve hoperlöre yakın durmamaları hiç olmazsa aralıklı olarak ortamdan uzaklaşıp kulaklarını dinlendirmeleri bol sıvı almaları uygun olur.
    12-İç kulak problemi olan kişiler kandaki artmış kolesterolden olumsuz etkilenir.Kanda artan yağ oranları kanın akışkanlığını bozarak iç kulak kanlanmasını bozar.
    13-Günlük egzersizlerinizi ihmal etmeyin.Hareketsiz kalmak denge sorunlarını artırır.iyileşme sürecini uzatır ilaca bağımlı hale getirir.

    Op. Dr. İrfan Aksoy

  18. kulak sorunu yılar aylar geçtikçe giderek büyümeye başladı bende nedeniyse sinirsel ve üzüntü sıtres sağlığım gittikçe kötüye gidiyor ama çaresi yok diyorlar bende ne yapacam bilmiyorum bilen varsa yardımcı olsun bana saygılar

  19. kulak çınlamasını ortadan kaldırmak için ne yapabilirim?

Yorum yapın

css.php