Astıma İyi Gelen Bitkiler Nelerdir?

Astım İçin Şifalı Bitkiler ve Astıma İyi Gelen Bitkiler. Akciğerlerde bulunan hava boruları (Bronş) iltihaplanmayla oluşan koyu sıvı  (Balgam) ile kaplanıp daraldığında astım belirtileri meydana gelir. Hava boruları daraldığı için nefes alma zorlaşır ve hışırtılı solunuma neden olur. Yeterli hava alınamadığı için nefes darlığı hissedilir, ciltte ve dudaklarda morarma meydana gelir.

Üst üste iki yıl, her yıl en az 3 ay süren iltihaplanmaya astım ( Kronik bronşit, asthma bronchiale) adı verilmektedir.

Astımda mikrop öldürücü olarak karaturp, balgam söktürücü ve kramp giderici olarak meyan kökü kullanılır. Bu uygulamalar rahatlama sağlar ve destek niteliğindedir. Esas tedavi çörekotu ve sarımsağın birlikte kullanılmasıyla bağışıklık sistemi güçlendirilerek sağlanır, çörekotu en az bir yıl, sarımsak 3 ay süreyle kullanılmalıdır. Hastalığı üzüntü ve stres tetikliyorsa 3 ay süreyle sakinleştirici bitkilerin ( Kediotu kökü, şerbetçiotu çiçeği, lavanta ve bunların karışımı) desteği sağlanmalıdır.

Şifalı Bitkiler Astım

Karaturp: Kökünün kabukları soyulur, uygun bir araçla suyu çıkarılır, günde 50-100 ml suyu içilir. 4-6 hafta süreyle kullanılır, birkaç gün ara verilerek süre uzatılabilir.

Meyan kökü: Öğütülmüş bir çay kaşığı kök fincana konur, üzerine 150 ml kaynar su ilave edilir, 10 dakika demlenir, süzülür. Günde 3 defa yemeklerden sonra içilir. 4 haftalık kullanımdan sonra ara verilerek tekrar kullanılabilir. Meyan kökü kullanılırken idrar artırıcı, isal yapıcı ve potasyum kaybına neden olan ilaçlar kullanılmamalıdır. Uzun süreli kullanımlarda potasyum kaybı yönünden hekim kontrolü şarttır.

Sarımsak: Günde 4 gr sarımsak ( Diş), bir defada 1 gr olmak üzere 4 defada yenir. Sarımsak havanda dövüldükten sonra, 4-5 dakika havanda bekletilir, yoğurda veya yemeğe katılarak yenir. Sarımsak kokusunu bastırmak için maydanoz yenir, kakule çiğnenir, naneli sakız veya şeker kullanılır.

Çörekotu: Günde toplam olarak 15 gr çörek otu yenir. Bu miktar 2 veya 3 e bölünerek yemeklerden 30 dakika önce öğütülüp, az suyla yenir. Rendelenmiş bir elma veya armuda öğütülmüş çörekotu katılarak da yenebilir. Şeker hastası olmayanlar, pratik olması açısından haftalık kullanım miktarını öğütüp bekletmeden tahin-pekmeze karıştırarak yiyebilirler. Dişleri sağlam olanlar çiğneyerek yerlerse diş eti bakımı da yapılmış olur. Öğütülmüş olarak hazır satılan çörekotu alınmamalıdır, çok zararlıdır.

Not: Çörekotu hamilelik döneminde yenmemelidir. Doğuma bir hafta kala başlanıp emzirme süresince yenirse anne ve çocuk sağlığı açısından çok faydalıdır. Çörekotu yeterli miktarda omega-3 ihtiva eder, ilave olarak omega-3 takviyeli gıdalar yenmemelidir.

Kaynaklar:

1. Dr. Ahmet Toptaş, Alman kanunlarına göre düzenlenip izin verilen BİTKİLERLE MODERN TEDAVİ, Gonca Yayınevi, İstanbul 2009, ISBN: 978-9944-790-31-4, (0212) 5285076-5286005.
2. Dr. Ahmet Toptaş, ÇÖREKOTU Tepeden tırnağa şifa deryası, Gonca Yayınevi, İstanbul 2008, ISBN: 978-9944-62-613-2, (0212) 5285076-5286005

 

---------

Yukarıda yeralan metin haber ve bilgi amaçlı hazırlanmış olup, hekimin uygulayacağı teşhis ve tedavisinin yerine geçmez. Herhangi bir tedavi sürecine başlamadan önce mutlaka sağlık uzmanının görüş ve onayı alınmalıdır.

Share on:

Yorum yapın

css.php