Tüberküloz Belirtileri ve BCG Aşısı

Tüberküloz Belirtileri Nelerdir? Tüberküloz Nedir? Mycobacterium tuberculosis adlı bakterinin yol açtığı bulaşıcı bir hastalıktır. Tüberküloz, % 80 oranında akciğerlerde olmak üzere diğer tüm organlarda da görülebilir. Tüberküloz basilinin giriş kapısı akciğerler olduğu için hastalık en çok akciğerde oluşur. Basiller solunum yoluyla alındıktan sonra kan ve lenfatikler vasıtasıyla vücudun diğer  organ ve dokularına yayılıp hastalığa neden olabilmektedirler.

Tüberküloz Belirtileri

Uzun süre devam eden kesik öksürük, balgamda kan görülmesi, kilo kaybı, gece terlemeleri, aşırı yorgunluk ve akşamları yükselen ateş gibi bulgular oluşur. Bu belirtilerin tümü bir aradada görülebileceği gibi sadece biri de görülebilir. Belirtiler genellikle hafif başlar ve yavaş ilerler. Öksürük en çok ve en önemli belirti olduğu için,  3 haftadan fazla devam eden öksürük durumunda vakit kaybetmeden doktora gidilmesi gerekir.

Tüberküloz mikrobu vücuda girdikten sonra uzun bir süre hastalığa neden olmadan ve belirti göstermeden sessizce kalabilir. Mikrop bağışıklık sistemi tarafından belirli bölgelerde hapsedilir. Bu dönemde vücut tarafından oluşturulan savunma yanıtları, mikropları aktif olmayan bir şekilde tutar. Bu kişiler durumlarının farkında olmazlar ancak bulaştırıcı da değildirler. Vücuddaki mikroplar çeşitli faktörler sebebiyle aktifleşip çoğalmaya başlarlarsa tüberküloz hastalığı meydana gelir. Tüberküloz  tedavi edilmediği takdirde tuttuğu organda tahribata yol açar ve ölüme sebebiyet verebilir.

Tüberküloz Nasıl Bulaşır?

• Tüberküloz insandan insana havayoluyla bulaşır. Hastanın öksürmesi, hapşırması ya da konuşmasıyla havaya saçılan mikropları sağlıklı kişilerin soluması halinde infeksiyon oluşur.

• Uzun süre havada asılı kalabilen damlacıkların üzerindeki basiller, güneş ışığı giren bir ortamda 1 ila 2 saat içinde ölür. Oda havasının saatte 6-10 defa değiştirilmesiyle 1 saat içerisinde ortamdaki basil sayısı %99.9 oranında azalır. Basiller güneş ışığı olmayan loş yerlerde ise uzun süre canlı kalabilirler.

• Ancak bu mikrobu her soluyan kişi, hemen hasta olmaz. Önemli bir bölümü bağışıklık sistemiyle mikrobu yener. Yenemeyenlerin %30’unda mikrop akciğere yerleşir fakat herkesi hasta etmez. Bu kişi taşıyıcı olur. Bunların %10’unda ise akciğere yerleşen mikrop bir süre sonra aktifleşip hastalığa neden olur.

• Akciğerlerinde tüberküloz olan her hasta bulaştırıcı değildir. Bir hastanın bulaştırıcı olabilmesi için basilin havaya verilmesi ve aerosol haline geçmesi gerektiğinden, yalnızca akciğer ve larinks tüberkülozlu hastalar bulaştırıcı olarak kabul edilir. Bulaşıcı tüberkülozlu hastaların bir çoğu da gerekli şekilde tedavi olurlarsa 2 hafta sonra hastalığı bulaştırmayacak duruma gelirler.

• Tüberküloz yiyecek, içecek ve kullanılan ortak eşya ile bulaşmaz.

Tüberküloz Teşhisi

Hastanın balgam muayenesi, akciğer filminin çekilmesi, tüberkülin testi ( PPD testi) ve bazı hallerde gerekli kan tetkikleri ile konur. Akciğer tüberkülozunun kesin tanısı balgam incelemesiyle olur. Doğru tanı için, balgamda tüberküloz mikrobunun gösterilmesi gerekir. Bunun için mikroskobik muayene ve kültür testi yapılır.

Tüberkülin Testi

Tüberkülin deri testi bir kişinin tüberküloz bakterisine karşı bağışıklık yanıtı oluşturup oluşturmadığını tespit etmek amacıyla önkola uygulanan bir  testdir. 3 ila 7 gün içerisinde test yerinde bir sertleşmenin oluşması tüberküloz bakterisiyle ilgili bir bulaşmanın belirtisi olabilir. Çap, 10 mm ise pozitif, 5-9 mm ise şüpheli, 5 mm ‘den küçük ise negatif olarak kabul edilir. Cilt üzerinden yapılan bu test, tüberküloz bakterisi içindeki 200 kadar proteinin örneklerinden oluşur. Bu proteinler, verem bakterisinin dışında, aşıda ve solunan havada da bulunduğu için tüberkülin testi, o kişide verem mikrobunun olduğunu gösterebileceği gibi, o kişinin tüberküloz aşısı olduğunu veya sadece doğal çevrede mevcut bakteriye maruz kaldığını da gösterebilir.

Tüberküloz Tedavisi – Tüberküloz Tedavisinde Kullanılan İlaçlar

Mikropları etkili bir şekilde öldürmek ve ilaçlara direnç gelişimini önlemek amacıyl tedavide 4 çeşit ilaç beraber kullanılır. İzoniyazid, rifampisin, etambutol, pirazinamid ya da morfozinamid, streptomisin tedavide kullanılan temel ilaçlardır. İlaçların 6 ay süreyle,  mutlaka düzenli ve birarada kullanılmaları gerekir.

Tüberküloz tedavisinde ilaçların doz ve süre olarak düzenli kullanılmaması ciddi sonuçlara neden olur. İlaçlarını düzenli kullanmadıkları için bu ilaçlara karşı direnç geliştiren tüberkülozlu hastalar mikrop yaymaya devam ederler. Sağlıklı kişiler bu mikrobu aldıklarında onlar da direnç geliştirilmiş tüberküloz hastası olurlar ve dirençli tüberküloz için kullanılan, daha fazla yan etkisi olan ilaçlarla tedavi edilmek zorunda kalırlar. Bulaştırıcı bir hasta, yılda 10-15 sağlıklı kişiye mikrobu taşımaktadır.

BCG Aşısı Nedir?

BCG aşısı, daha çok çocuklarda görülen ciddi tüberküloz biçimlerini önlemede faydalıdır. Ancak BCG aşısı her zaman tüberküloza karşı koruma sağlamaz. Özellikle milier verem ve verem menenjitine etkilidir.

BCG Aşısı  Ne Zaman Yapılır?

2 ayını dolduran bebeklere difteri, boğmaca, tetanoz karma aşısıyla eşzamanlı uygulanır. Aşının koruyuculuğu zamanla azaldığı için ilkokul birinci sınıfta  aşı yinelenir. Aşının erişkin yaşta koruyuculuğu ise düşüktür.

Aşıdan 2-3 hafta sonra aşı yerinde bir kızarıklık oluşur, ardından aşı yerinde kabarıklık gelişir. 2. ayda kabuk meydana gelir ve 2.5 ayda iyileşip iz kalır. Eğer aşı yerinde yara oluşmadıysa, aşı tutmamış demektir.

BCG aşısı aşılama bölgesinde deri enfeksiyonu, immun baskılayıcı ilaç kullanımı, immun yetmezlikte ve hamilelik gibi durumlarda uygulanmaz.

BCG Aşısı Komplikasyonları

Bazen aşı yapılan yerde ağrı, kızarıklık ve şişme oluşabilir. Koltuk altı ya da boyundaki bezeler de şişebilir. Aşı nadiren çok yaygın BCG enfeksiyonuna yol açabilir. Bunlar, HIV pozitif olan, kötü beslenen ya da bağışıklığı düşük olan kişilerde olur.

---------

Yukarıda yeralan metin haber ve bilgi amaçlı hazırlanmış olup, hekimin uygulayacağı teşhis ve tedavisinin yerine geçmez. Herhangi bir tedavi sürecine başlamadan önce mutlaka sağlık uzmanının görüş ve onayı alınmalıdır.

Share on:

Yorum yapın

css.php